Genellikle de devlet kavramı bağlamında kullanıyoruz. Ülkenin toprak bütünlüğünü, anayasal düzenini ve egemenliğini iç ve dış tehditlere karşı koruma çabasını ve bunun sonsuza kadar böyle devam etmesini “Beka Meselesi” kavramıyla dile getiriyoruz. Popülerleşti kavram. Popülerleştikçe de içi boşaldı. Bu aralar ilgili ilgisiz herkes düşman gördüğünü kolaycılıkla “Beka meselesi” diyerek yaftalıyor. Herkesin bekası kendine özgü oldu herhalde ülkede. Galatasaraylıların Fenerbahçe’yi, Fenerbahçelilerin Galatasaray’ı “beka meselesi” olarak gördüğü günleri yaşıyoruz.
Ama sanırım yine anlamsız tartışmaların peşinde, günden güne büyüyerek kucağımıza gelen gerçek toplumsal bir sorunu görmedik.
O zaman en son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim; genel eğlence kanallarında yayınlanan sabah kuşağı programları bu ülke için net bir beka meselesi haline gelmiştir. Toplumsal huzurun, gelecek nesillerin akıl sağlığının hadi biraz daha ileri gideyim; çok övündüğümüz manevi değerlerimizi tehdit eder hale gelmiştir.
Başka bir meselemiz kalmamış gibi, günlerce ülke gündemini meşgul eden Palu ailesinden sonra yeni fenomen bir ailemiz daha var artık, Kayserili Şahin Ailesi. Ülkenin bir numaralı gündemi oldu, engelli kızının nişanlısından hamile kalan sonra da 21 yaşındaki damadıyla kaçan…Yazarken bile insanın midesinin kaldıran bu rezilliklerin, sabah kuşağı kadın programlarında güya bir de “gerçekleri ortaya çıkarıyoruz” savunmasıyla saatlerce çarşaf çarşaf anlatılması, yetmezmiş gibi sosyal mecraları işgal etmesi, yetmezmiş gibi haber bültenlerinden evirilip çevrilip dakikalarca haber yapılması. Reyting uğruna daha abuk hangi hikayeyi milletin gözüne sokarız diyen TV kanalları, rezilleşmenin, çürümenin, dejenerasyonun kitabını yazıyorlar. Milyarlarca liralık reklam pastasını da engelli kızının nişanlısından hamile kalan kadının yarattığı izlenmeyle cukkalıyorlar.
Ancak bu işin gerçekten şakaya gelinir, gülünüp geçilir tarafı kalmadı. Ekranların lağım çukuruna dönmesine artık dur denilmeli. Yıllardır konuşulan ama altı hep boş çıkan, ya da belli sebeplerden dolayı uygulamaya konulamayan müeyyidelerin bir an önce hayata geçirilmesi elzemdir. Kanallar şapkalarını önlerine alıp özeleştiri yapmalı, reklam verenler bu dejenere içeriklerinin niteliksiz izlenme oranlarına prim vermemeli, ilgili devlet kurumları da gereğini yerine getirmelidir. Bu işin artık öylesi böylesi kalmamıştır.
O zaman bir kez daha ve daha yüksek sesle söyleyelim; “Kadın kuşağı programları Türkiye için gerçek bir beka meselesidir.” Nokta.