Bursa’nın İnegöl ilçesinde geçtiğimiz ay kreş havuzunda boğularak hayatını kaybeden 4 yaşındaki Berra Dizi olayında skandalların ardı arkası kesilmiyor. Minik Berra’nın ölüm sebebi halen belirlenemeyip ileri otopsi için İstanbul Adli Tıp Kurumuna devredilirken, 2 makine mühendisi ve bir öğretmenden oluşan bilirkişi heyetinin Berra’nın ölümünü epilepsiye dayandırması ailesini isyan ettirdi.
Berra Dizi’nin eğitim gördüğü kreşin yaz okulu öğrenci listesini T.C. Millî Eğitim Bakanlığı Bilişim Sistemleri MEBBİS’e girmediği, küçük kızın ölümünden 21 gün sonra girilen listede hayatta olmayan Berra’nın da isminin olduğu, hayatta olmamasına rağmen "okula geldi" olarak gösterildiği ortaya çıktı.
Süleymaniye Mahallesi’ndeki özel bir anaokulunda 12 Ağustos’ta saat 13.30 sıralarında yüzme etkinliği için havuzda bulunan Berra Dizi’nin suyun üzerinde hareketsiz durduğunu gören çalışanlar ilk müdahaleyi okulda yaptıktan sonra küçük kız 112 Acil Servis ekipleri tarafından İnegöl Devlet Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Solunum sıkıntısı sebebiyle Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilen Berra, tedaviye alındığı yoğun bakım ünitesinde 7 gün sonra hayatını kaybetmişti. Bursa Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsinin ardından cenazesi İnegöl’de İsaören Kent Mezarlığı’nda toprağa verilen Berra Dizi’nin ölümüyle ilgili İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde anaokulundaki öğretmenler ve ailenin ifadesi alınırken, hazırlanan 12 sayfalık bilirkişi raporu aileyi isyan ettirdi.
Kızlarının epilepsi hastası olmadığını, nörolojik bir probleminin olmadığının alınan değişik tarihlerdeki doktor raporları ile sabit olduğunu, bebeklik döneminde yüksek ateş sebebiyle 2 farklı zamanda geçirdiği havale sonrası doktoru tarafından ilaç başlandığı bu ilacında doktor görüşü sonrasında gerek duyulmaması üzerine kesildiğini aktaran baba İsmail Dizi, "Kızımın epilepsi hastası olmadığı doktor raporları ile sabittir. Ailesi olarak bizi de suçlu gören bilirkişi raporu doktor vasfı olmayan 2 si mühendis biri öğretmen 3 kişi tarafından hazırlanmıştır. Kızımın kesin ölüm sebebi Bursa Adli Tıp Kurumu tarafından belirlenemeyip İstanbul Bahçeşehir’deki Adli Tıp Başkanlığı bünyesindeki Birinci İhtisas Kurulu’na gönderilip onların görüşü istenirken tıp anlamında hiç bir vasfı olmayan bu bilirkişi heyetinin bilir bilmez kendi kafalarına göre nörolojik olarak değerlendirme yapıp kızımın ölüm sebebini epilepsiye bağlı nöbet olarak gösterip mahkeme heyetinin kararına etki etmeye çalışmaları bizleri derinden yaralamıştır" diyerek bilirkişi kararına itiraz edip heyetteki 3 kişi hakkında da davacı olduklarını belirtti. Baba İsmail Dizi burada bulunan 2 mühendis ve bir öğretmen kendi ihtisas alanlarına ait konularla ilgili araştırma yapmayıp direk nöroloji doktorunu ilgilendiren bir konu hakkında hüküm vermişler. Makine mühendisinden doktor oluyorsa şayet doktor olacak gençlerin 6 sene tıp fakültesinde eğitim görmelerine gerek yok o zaman. Bizi sanık koltuğuna oturtup olayda ihmali olanları kusursuz göstermişler" diye konuştu.
Berra’yı öldükten günler sonra MEBBİS sistemine kayıt edip okula geldi gibi göstermişler
Okul yönetiminin yaz döneminde okula gelen 140 kreş öğrencisini zorunlu oluğu halde Millî Eğitim Bakanlığı Bilişim Sistemleri MEBBİS’e girişlerini yapmadığını ileri süren baba İsmail Dizi okulun, kızının ölüm tarihi olan 12 ağustos 2025 ten tam 21 gün sonra 1 eylül 2025 tarihinde yaz okulunda eğitim gören öğrenci listesini MEBBİS’e girdiğini listede hayatta olmayan kızı Berra Dizi’nin de bulunduğunu ölü kızının 1 eylül tarihinde okula geldi gibi gösterildiğini belgeleriyle anlattı. İsmail Dizi, okul "skandal işler yaparken bilirkişi heyetinde bu işlere bakması gereken öğretmen bu işlere bakmayıp gitmiş bizim çocuğumuzun kesin olmayan ölüm sebebini kendi kafasına göre belirlemiş rapora yazmış. Yönetmeliklerle ilgilenmeyip gidip doktorluk görevi üstlenmiş" dedi.
Ayrıca okulda olması gereken İSG evrakları ve risk analiz raporlarını da ölüm olayından sonra tamamladığını bunları yaparken de aceleden bir çok uygunsuzluk yaptığını iddia eden İsmail Dizi, "Biz evrakları inceledik başka bir firmanın acil eylem planını okulun eylem planı gibi düzenleyip koymuşlar. Acil eylem planında havuzu koymaları gerekirken fabrikalarda bulunması gereken hava tankını yazmışlar. Havuz kaçak olduğu için görünmüyor. Başka bir firmanın eylem planını yazdıkları için firmanın ismini kaldırmayı unutmuşlar. Ayrıca risk analiz raporlarında İSG uzmanları havuzla ilgili yönetmeliklere uyulması hususunu önemli görseler bile 3 ay termin vermişler. Havuz faaliyete başladıktan, çocuklar havuza girdikten 3 ay sonra can kurtaran işe alabilirsin, havuzun suyunu 3 ay sonra azaltabilirsin demişler biz İSG uzmanları ve risk analiz raporunda bulunan 6 kişi hakkında şikayet dilekçemizi de bugün savcılık dosyasına ekleyeceğiz" dedi.
Epilepsi nöbeti için değil soğuk algınlığına bağlı burun akıntısı olduğu için hastaneye gitmiş
İfade veren okul öğretmenlerinden birinin Berra’nın olaydan 8 ay önce 20 aralık 2024 tarihinde epilepsi nöbeti geçirdiği iddialarının asılsız olduğunu aktaran anne Beyza Turan ise o tarihte kızının epilepsiden değil burun akıntısı ve öksürük şikayetiyle hastaneye kendisinin götürdüğünü hastanede soğuk algınlığına bağlı tedavi gördüğünün belgeleriyle sabit olduğunu aktardı.
Kendilerini suçlu duruma düşürmek isteyen Bilirkişi heyetine ve hazırladıkları rapora ateş püsküren anne Beyza Turan, "Bursa Adli Tıp Kurumu kızımın ölüm sebebini belirleyemeyip İstanbul Adli Tıp Başkanlığının görüşüne başvururken nasıl oluyor da bu 2 mühendis ve bir öğretmenden oluşan bilir kişi heyeti kızımın epilepsi ve sara dan öldüğüne dair karar verebiliyor bunu anlamış değilim. Bilirkişiler kızımın sağlık durumuyla ilgili savcılık dosyasında sunduğumuz bütün evrakları ve raporları görmezden gelmiştir. Bir öğretmenin gerçek dışı ifadesi esas alınıp kızımın ölüm sebebini ihtisas alanları olmamasına rağmen epilepsi olarak kararlaştırmışlar ve bu şekilde rapor etmişlerdir" diye konuştu.