Hizmet-İş Sendika üyeleri, Altındağ Belediyesi önünde bir araya geldi ve direniş çadırlarını tekrardan kurmak amacıyla basın açıklaması düzenledi.
Hizmet-İş, Altındağ Belediyesi’nden çıkarılan işçiler üzerine belediyenin yanından kaldırılan direniş çadırının tekrardan kurulması için bir araya geldi ve basın açıklaması düzenledi. Basın açıklaması, HAK-İŞ/Hizmet-İş Sendikası Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yeşilyurt ve işten çıkarılan emekçilerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Ramazan ayı ve bayramda işçilerin işsiz kaldığını, mağdur edildiğine değinen Yeşilyurt, "Cuma günü 1 aya yakındır burada sürdürdüğümüz mücadele çadırımıza karşı antidemokratik, hukuksuz bir müdahale yapıldı. Bu müdahale direkt olarak Altındağ Belediye Başkanı tarafından yapıldı. Cuma günü yine bu meydanda yapılan yanlışlıklar, hukuksuzluklar ve mücadeleye devam edeceğimize ilişkin gerekli şeyleri söyledik. 2024 mahalli idareler seçimlerinin akabinde göreve gelen belediye başkanı tarafından seçim öncesinde hukuka uygun şekilde yürürlüğe koyulmuş ve taraflarca imzalanmış ek protokol seçilen yeni belediye başkanı tarafından uygulanmadı. Arkadaşlarımızın ücretleri eksik şekilde yatırıldı ve ek protokolün seçim öncesinde imzalandığı iddia edilerek ek protokolü ve işçilerimizin elde ettiği kazanımların verilmeyeceği ve uygulanmayacağı bizlere söylendi. O dönemde gerekli yazışmalar belediye ve sendikamız arasında yapıldı ve eksik ödemelerin yerine getirilmesine ilişkin gerekli ihtarlar çekildi" ifadelerini kullandı.
Direniş çadırının 21 Nisan’da tekrar kurulacağını belirten Yeşilyurt, "Altındağ Belediye Başkanı, karşısında kabul etmeyen ve onurlu duruşunu sürdüren sendikaya karşı büyük bir tahribat, büyük bir yıkıma başladı. İşçilerimiz birebir müdürlerin ve daha üstün yetkililerin baskılarıyla sendikamızdan istifa ettirilip bir nevi sendikamıza gözdağı verilmeye çalışıldı. Bin 200’e yakın üye sayımız baskıyla 800’e ardından 500’lere ardından 300’lere ardından 100’lere düşürüldü. Ama sendika bu istifa, bu baskılar ve bu meydan okumaya karşı dimdik durdu ve mücadelesini sürdürdü. İşçilerimize dayatılan ve haklarını geriye götüren bu toplum sözleşmesini imzalamadı" dedi.
