Beyaz Saray, ABD ile Ukrayna arasında imzalanan değerli madenler anlaşmasına ilişkin yaptığı açıklamada, anlaşmanın "vergi mükelleflerinin Ukrayna’daki savaşı finanse etmek için harcadığı yüz milyarlarca doları geri almak" için oluşturulan bir mekanizma olduğunu belirterek, "Bu ABD geri ödeme niteliğindedir" dedi.
Beyaz Saray, ABD ile Ukrayna arasında imzalanan değerli madenler anlaşmasına ilişkin basın toplantısı düzenlendi. Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt, anlaşmayı "türünün ilk örneği" olarak nitelendirerek, ABD Başkanı Donald Trump’ı "baş müzakereci" olarak tanımladı.
Leavitt, anlaşmanın yalnızca siyasi değil, ekonomik açıdan da tarihi bir öneme sahip olduğunu belirterek, "Bu ortaklık, ABD’nin Ukrayna’nın özgür, barışçıl ve egemen bir geleceğinde ekonomik çıkar sahibi olduğunu açıkça gösteriyor" ifadelerini kullandı.
Anlaşmanın detaylarına değinen Leavitt, Ukrayna’daki doğal kaynak projelerinden elde edilen telif hakları, lisans gelirleri ve benzeri ödemeler üzerinden kurulacak bir fonla ABD’nin yüzde 50 pay alacağını belirtti. Leavitt, "Trump başından beri açık şekilde belirtti. Ölümlerin sona ermesini istiyor" dedi.
"Bu bir geri ödeme mekanizmasıdır"
Trump’ın İç Güvenlik Danışmanı Stephen Miller, ise anlaşmanın ekonomik yönüne dikkat çekti. Anlaşmanın, "vergi mükelleflerinin Ukrayna’daki savaşı finanse etmek için harcadığı yüz milyarlarca doları geri almak" için oluşturulan bir mekanizma olduğunu belirten Miller, "Bu ABD’ye geri ödeme niteliğindedir" dedi.
Miller, anlaşmanın uygulanmasının mümkün olan en kısa sürede başlayacağını açıklayarak, "Hedefimiz bu süreci hızlı şekilde işler hale getirmek. Sadece bu anlaşma değil, diğer maden projelerinde de aynı kararlılıkla ilerleyeceğiz" dedi.
Anlaşma sayesinde ABD’nin, Ukrayna üzerindeki etkisini ekonomik altyapıyla güçlendireceği, aynı zamanda savaşın sona erdirilmesine katkı sağlayacağı ifade edildi. Leavitt, "Bu anlaşma, ABD’nin Ukrayna’da uzun vadeli ekonomik başarıyı destekleme kararlılığının göstergesidir. Trump’ın liderliğinde hayata geçen bu girişim, barış için kritik bir adımdır" dedi.