Tarih: 19.11.2025 13:01
Roche İlaç Türkiye tarafından hazırlanan ‘Akciğer Kanserinde Deneyim ve İçgörü Haritası’ araştırmasının ara bulguları yayımlandı
Roche İlaç Türkiye tarafından hazırlanan 'Akciğer Kanserinde Deneyim ve İçgörü Haritası' araştırmasının ara bulguları, Ankara'da bir otelde gerçekleştirilen basın toplantısında paylaşıldı.
Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında Roche İlaç Türkiye tarafından Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve Türk Kanser Derneği'nin katkılarıyla hazırlanan 'Akciğer Kanserinde Deneyim ve İçgörü Haritası' araştırmasının ara bulguları, Ankara'da bir otelde düzenlenen basın toplantısında paylaşıldı. Araştırma, hasta ve hekimlerin tedavi sürecine dair deneyimlerini ve beklentilerini ortaya koyuyor. Ipsos Türkiye tarafından gerçekleştirilen araştırma, bu içgörüler doğrultusunda gelecekteki farkındalık, eğitim ve destek programlarının şekillendirilmesine katkı sunmayı hedefliyor. Toplantı, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman ve Roche İlaç Türkiye Medikal Lideri Dr. Mahir Kurt'un katılımlarıyla gerçekleşti.
"Ülkemizde her yıl 41 bin insanımız akciğer kanseri tanısı alıyor"
İmmünoterapinin akciğer kanserinde kader değiştirici bir etkisinin olduğunu vurgulayan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Nuri Karadurmuş, "Hepimizin korkulu rüyası aslında kanser olmaktır ama kanserin belki de en önemli tedavisinin de daha mücadele başlamadan o zorlu maratonu bitirmekten geçtiğini de çok iyi biliyoruz. Dünyada her yıl yaklaşık 2,5 milyon insan akciğer kanseri tanısı alırken, ülkemizde ise her yıl yaklaşık 41 bin insanımıza akciğer kanseri tanısı konuluyor. Akciğer kanseri, bize kanserin korkutucu yüzünü en çok gösterebilecek olan tür ve yüzde 90 sebebi de sigara. Dünyada hala tarama ile önlenen 3 kanser türü var. Meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanserlerinde olduğu gibi, akciğer kanserinde de taramanın, hastalığı önlemede kritik bir rol oynadığı artık kabul edilmesi gereken bir gerçek. Ülkemizde her yıl yaklaşık 41 bin kişi akciğer kanseri tanısı alıyor ve bu hastaların yaklaşık yüzde 60'ı, tanı anında evre 4 gibi ileri bir evrede oluyor; yani hastalık akciğer dışındaki organlara yayılmış oluyor. Bu tablo, Sağlık Bakanlığımızın yürüttüğü çalışmalarla birlikte uygun pilot bölgelerin belirlenmesi ve akciğer kanse ri tarama programlarının başlatılmasının önemini açıkça ortaya koyuyor. Öte yandan sevindirici gelişmeler de var. Kemoterapi yıllardır hastalarımızın en önemli tedavi seçeneklerinden biri olsa da bulantı, saç dökülmesi ve yaşam kalitesinde belirgin düşüş gibi yan etkiler nedeniyle hastalarda doğal bir endişe yaratabiliyor. Buna karşılık immünoterapiler, onkoloji alanında çığır açarak hem tedavi umudunu artıran hem de yaşam kalitesini belirgin şekilde iyileştiren yenilikçi bir yaklaşım sunuyor. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve Roche iş birliğiyle Temmuz 2025 itibarıyla geri ödeme kapsamına giren immünoterapilerin akciğer kanseri tedavisindeki etkilerini anlamak amacıyla hekimlerin ve hastaların görüşlerini değerlendiren bir ara analiz gerçekleştirdik. Bu değerlendirmede hastaların tedaviye dair önyargılarının kırıldığı, yaşam kalitelerinde anlamlı bir iyileşme görüldüğü, hekimlerin ise tedavi süresinin kısalmasından ve iyileşen hasta deneyiminden memnun oldukları ortaya çıktı. Elbette nihai analizlerin dikkatle takip edilmesi gerekiyor. Ancak elde edilen bu ara bulgular, immünoterapilerin geri ödeme kapsamına alınmasıyla birlikte akciğer kanseri tedavisinde gerçek anlamda 'kader değiştirici' bir seçenek haline geldiğini güçlü biçimde gösteriyor" dedi.
"Halkımızın beklentilerini bu araştırma sayesinde net görüyoruz"
Erken tanının kritik önemine dikkat çeken Türk Kanser Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Burak Duruman, Akciğer Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında yürütülen çalışmaların değerini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Bu araştırma sayesinde hastaların ihtiyaçlarını, beklentilerini ve eksik kalan noktaları daha net görebiliyoruz. Türk Kanser Derneği olarak yıllardır bu alanda pek çok çalışma yürütüyoruz ancak farkındalığın hâlâ çok yetersiz olduğunu görüyoruz. Bilim geliştikçe, hekimlerimizin anlattığı gibi yeni tedaviler ve immünoterapilerle süreç kolaylaşıyor; fakat erken tanı önemini korumaya devam ediyor. Bununla birlikte tedavi yolculuğu yalnızca ilaçtan ibaret değil. Moral, disiplin, barınma gibi pratik destekler eksik olduğunda maalesef tedavi süreci de olumsuz etkilenebiliyor. Bu nedenle hem tedaviye erişim hem bakım hem de psikososyal destek büyük önem taşıyor. Dernek olarak ücretsiz bakım ve konaklama merkezlerimizde her yıl yüzlerce hastayı ağırlıyor, onların güvenli ve hijyenik bir ortamda tedavi sürecini sürdürebilmeleri için kapsamlı destek sağlıyoruz. Bu araştırma bize gösterdi ki bu tür hizmetlere çok daha fazla ihtiyaç var. Bugün sunduğumuz bu ara analiz de aslında bu ihtiyacı daha görünür hâle getiriyor. Türk Kanser Derneği olarak 60. yılımızı kutlarken, farkındalığı artırmak için toplumla birlikte hareket etmemiz gerektiğine inanıyoruz. Buradan halkımıza çağrıda bulunuyorum: Gelin, el ele verelim ve akciğer kanserinde farkındalığı hep birlikte yayalım."
"Akciğer kanseri dünyada ve Türkiye'de hala çok önemli bir sağlık problemi"
Akciğer kanserinin Türkiye'de çok önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurgulayan Roche İlaç Türkiye Medikal Lideri Dr. Mahir Kurt, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Roche İlaç Türkiye tarafından yürütülen, Türk Tıbbi Onkoloji Derneği ve Türk Kanser Derneği'nin desteğiyle ve İpsos Türkiye tarafından gerçekleştirilen Akciğer Kanseri Deneyim ve İçgörü Haritası çalışmasının ara sonuçlarını paylaşmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Akciğer kanseri, dünyada olduğu gibi ülkemizde de tıbbi ve teknolojik gelişmelere rağmen önemini koruyan ciddi bir sağlık problemidir. Roche olarak 125 yıldır dünyada, 1958'den bu yana ise Türkiye'de faaliyet gösteriyor; özellikle onkoloji alanındaki yeniliklere öncülük eden bir şirket olmanın sorumluluğunu taşıyoruz. Bu nedenle yalnızca bilimsel gelişmeleri değil, aynı zamanda hasta ve hekim içgörülerini merkeze alan, çok paydaşlı bir yaklaşımla yürütülen çalışmaları son derece değerli buluyoruz. Bu çalışmaya katkı sunmaktan da büyük gurur duyuyoruz. Akciğer kanseri ve diğer pek çok hastalık alanında Türkiye'de sürdürdüğümüz klinik araştırmalar, sivil toplum kuruluşlarıyla gerçekleştirdiğimiz ortak projeler ve çok paydaşlı iş birliklerimizle yenilikçi çözümleri desteklemeye kararlılıkla devam edeceğiz. Bu iş birliği modelinin toplum sağlığına önemli katkılar sağlayacağına inanıyoruz."
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —