Tarih: 25.09.2025 11:09
‘Ankara Ahi Cumhuriyeti’nden Türkiye Cumhuriyeti’ne’ kitabı Ankara’nın geçmişine ışık tutuyor
Ankara'da 3 dönem milletvekilliği yapan Nevzat Ceylan'ın editörlüğünü üstlendiği 'Ankara Ahi Cumhuriyeti'nden Türkiye Cumhuriyeti'ne' isimli kitap, Ankara'nın tarihini okuyucularla buluşturuyor.
Akademisyenler ve tarihçiler tarafından kaleme alınan 'Ankara Ahi Cumhuriyeti'nden Türkiye Cumhuriyeti'ne' isimli kitap, Ankara'nın tarihini anlatıyor. Ankara'dan 3 dönem milletvekilliği yapan Nevzat Ceylan'ın editörlüğünü üstlendiği kitap, başkentin geçmişini, bugününü ve geleceğini içeriyor.
Ankara'nın geçmiş dönemlerde farklı medeniyetlere ev sahipliği yaptığını anlatan Ceylan, "Ankara, Anadolu'nun en büyük şehirlerinden bir tanesi ve bu şehrin tanıtılması gerekirdi. En önemli tanıtılması gereken konulardan bir tanesi de Ahi Cumhuriyeti'ydi. Ankara aslında Türklerin eline geçmeden önce üç kez başkentlik yapmış bir şehir. Ahi Cumhuriyeti'ne başkentlik yapmış. Anadolu Selçuklu Devleti parçalandıktan sonra Anadolu'nun her tarafında beylikler kurulmuş. Bir tek beylik kurulmayan yer var: Ankara. Ankara'da da çok güçlü bir Ahi teşkilatı var ve bu Ahi teşkilatlarının başında bulunan Ahi şeyhi Ankara'nın yönetimini üstlenmiş ve bu yönetim şekli yaklaşık 70 yıl sürmüş. Dolayısıyla Ankara ciddi manada bir Ahi şehridir. Yani Ahiliğin merkezi Kırşehir olarak bilinir. Asıl yaygınlaştığı, büyüdüğü, geliştiği, en çok eserin bırakıldığı yer Ankara" şeklinde konuştu.
"Bu kitabı okuyan insanlar Ankara'yla ilgili her şeyi öğrenebilir"
Kitabın Ankara'yı en iyi anlatan kitap olduğunu belirten Ceylan, "Ama ben de bu kitabın editörü olarak, aynı zamanda Ankara'nın tarihten günümüze bütün sorunlarını ve bütün yaşadığı süreçleri anlattım. Ve şunu iddia ediyorum; Ankara'nın tarihini, geçmişini, günümüzü ve yarınını en iyi anlatan bir kitap haline geldi. Yani bu kitabı okuyan insanlar Ankara'yla ilgili her şeyi öğrenebilir" dedi.
"Ankara aynı zamanda bir tutku"
Ankara'ya tutkuyla bağlı olduğunu ifade eden Ceylan, "Ankara aynı zamanda bir tutku. Ankara'ya gelip Ankaralı olmayan o kadar insanımız var gönülden bağlı. Çok sayıda insanlarımız var. Bizim derdimiz onların sayısını arttırmak. Yani kendine sahiplik duygusunu arttırmak, Ankara'nın sorunlarını gerçek manada sahiplenerek, bunun çözülmesi konusunda çaba sarf etmek son derece önemli. Yani insanın ilk önce yaşadığı yerdeki sokağı, caddeyi, mahalleyi iyileştirme konusunda çaba sarf etmesi lazım. O konuda projeler üretmesi lazım. Bunlara kafa yorması lazım insanların" açıklamasında bulundu.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —